Bu gün günlerden yine Konstantin in hazinesine bakış günü olsun
suyolu1.jpg
su yolu.jpg
Tahkimli ana kapılar, Roma istihkâmlarında görülen bir şemayı tekrarlamaktaydı. Bu düzenlemeye göre, tahkimatın beden duvarı üzerinde geniş bir açıklık teşkil eden sur kapısı, iki yandan kare veya dikdörtgen kesitli yüksek kulelerle korunuyordu. Bu kapı geçildiğinde dikdörtgen planlı bir avluya ulaşılmaktaydı. Surun içine girmek ise, ancak ikinci bir iç kapı aracılığıyla sağlanmaktaydı. Yüksek duvarlı ve dört köşesinde kuleler bulunan bu avlunun asıl görevi, dış kapıyı aşarak içeriye girmeyi başaran düşman askerlerini dar alanda kıstırmaktı. Köşelerdeki yüksek kulelerin avantajından faydalanılarak düşmana karşı belirgin bir üstünlük sağlanmaktaydı. Yüksek duvarlı bu avlulara
“bedesten” adı yakıştırılmıştır. Anastasios Surları üzerinde bu şekilde tahkim edilmiş iki tane kapının bulunduğu saptanmıştır.
Küçük Kuşkaya’nın güneyinde, 57x30 m boyutlarındaki
“Büyük Bedesten”, 1947 yılında kısmen sağlam bir durumdayken, bu bölümde şimdi hiçbir iz kalmamıştır. Büyük Bedesten’in 3 km kadar güneyinde bulunan
“Küçük Bedesten” ise, 59x31 m boyutlarında ve diğeri ile hemen hemen aynı özelliklere sahipti. Fakat bu avluda sur duvarı dik açıyla bir dirsek yaptığından, beden duvarı üzerinde sadece bir tane kuleyle yetinilmiştir.
İkincil kapılar yaklaşık iki metre genişlikte, basit, kemerli bir açıklıktan ibaretti. Surun sağlam kalan kısımlarındaki kapılar,
Arabacı Kapısı, Körkapı, Dervişkapı, Suvat Kapısı, Katrankapı adlarıyla anılmaktaydı. Bunlar da yıkılıp yok olmuştur.
https://www.dailymotion.com/video/x7vdsj8 izlemenizi tavsiye ederim.