ÇOK İLGİNÇ BİR LAHİT.....

[DONCARLO]

Gizemli Tisul Prensesi: Sibirya’da 800 Milyon Yıllık Lahitin İçinden Çıkan Kadın! Tisul prensesi olarak bilinen gizemli bir kadın, 1969 yılında Rusya’nın Sibirya bölgesinde, Tisulsky ilçesinin Rzhavchik köyünde bulunan 800 milyon yıllık bir lahitin içinden keşfedildi. Bu olağanüstü keşif, bir kömür madeninde yapılan rutin bir patlama sırasında ortaya çıktı ve ardından yaşananlar bir dizi şaşırtıcı olayı beraberinde getirdi. Lahitin içinden çıkan bu kadının, üzerinde pembe-mavi bir sıvı bulunan kristal berraklığında bir tabut içinde bulunduğu ve yaklaşık 180 cm boyunda, ince, güzel bir kadın olduğu tespit edildi. Bu keşif, bilim dünyasında büyük bir heyecan yarattı ve insanlık tarihine dair yeni soruların ortaya çıkmasına neden oldu. Site başkanının emriyle, Alexander Alexandrovich Masalygin tarafından tüm işler hemen durduruldu. Tabut yüzeye çıkarıldı ve zaman içinde taşlaşmış olan macun kenarlarından dövülerek açılmaya başlandı. Darbelerin etkisiyle, macun güneşin sıcaklığından dolayı berrak bir sıvıya dönüştü ve akıyordu. Bir madenci, tabutun içeriğini incelemek için dilini dahi denedi (bir hafta sonra çıldırdı ve Şubat ayında kendi evinin kapısında dondu). Tabutun kapağı tamamen kapalıydı. Daha sağlam bir bağlantı sağlamak için, iç kenarlar çift kenarla sıkıca sınırlanmış 15 cm kalınlığında duvarlara sıkıca oturuyordu. Tabutun içinde, pembe-mavi kristal berraklığında bir sıvı ile dolu olduğu ortaya çıktı. Sıvının altında, yaklaşık 180 cm boyunda, ince, alışılmadık derecede güzel bir kadın yatıyordu – otuzlu yaşlarında görünüyordu, hassas Avrupa özellikleri ve iri, mavi gözleri vardı. Beli koyu sarı kalın buklelerle, iri, beyaz elleri üzerinde duran, kısa ve düzgün kesilmiş tırnaklarla kaplıydı. Kar beyazı dantelli, transparan bir elbise giyiyordu ve rengarenk çiçeklerle işlenmiş kısa kollu bir elbise giymişti. İç çamaşırı giymemişti. Ölmemiş gibi görünüyordu, sanki uyuyordu. Başında, bir ucu yuvarlak, metal bir kutu (cep telefonu gibi) bulunuyordu, yaklaşık 25 x 10 cm boyutlarındaydı. Kadının, modern fikirlere göre, dünyanın hala sürekli bir bitki krallığı olduğu zamanlarda, dinozorların ortaya çıkmasından milyonlarca yıl önce, gezegendeki kömür oluşumundan çok önce, Paleozoik çağın Karbonifer döneminde gömüldüğü tahmin ediliyor. Başlangıçta, uzaylı bir versiyon öne sürüldü, ancak kadının vücudunun genetik analizi, modern insanla %100 benzerlik gösterdi.Askerler ve polis ayrıntı vermeyi reddetti, ancak tüm köy bir “tuğla” helikopterin kazı alanına nasıl uçtuğunu ve bir şeyler aldığını gördü. Berchikul adalarında ve kıyılarında yapılan çalışmalar tamamlandıktan sonra yüzlerce mezar kazıldı ve dikkatlice toprakla kaplandı. Ancak, bu keşif hakkında yapılan araştırmalar ve bilimsel açıklamalar, hala birçok soru işaretiyle dolu. Tisul Prensesi’nin keşfi, hükümetin gerçekleri gizleme ve bilgileri bastırma çabalarıyla birleştiğinde, dünya çapında insanların hayal gücünü ateşledi. Ancak, somut kanıtlar olmadan yorumlamaların yönlendirileceği bir hikâye olarak kaldı. Bu nedenle, Tisul Prensesi’nin hikâyesi hala birçok tartışma ve spekülasyonun merkezinde yer alıyor.